Atalay'dan açılımın öteki yüzü

Stresini kahve içip roman okuyarak attığını anlatan Beşir Atalay, Yaşar Kemal'le olan randevusuna yetişebilmek için Boğaz'ı polis botuyla geçmiş

Hükümetin terör ve Güneydoğu sorununu çözmek amacıyla başlattığı 'Demokratik açılım' projesinin hazırlanmasında ana yükü koordinatör bakan olarak İçişleri Bakanı Beşir Atalay üstlenmiş durumda. AKŞAM Ankara Temsilcisi Utku Çakırözer ile güvenlik muhabiri Ufuk Türkyılmaz, Bakan Atalay'a önceki gün nezaket ziyaretinde bulundu.

Beşir Atalay 27 Temmuz'dan bu yana sürdürdüğü tarihi misyonunun kamuoyunda pek bilinmeyen taraflarını anlattı.

DESTEK YÜKSELECEK

Kendisinin 'Milli birlik ve beraberlik' projesi dediği açılım projesine kamuoyu desteğinin nasıl olduğunu sorduk. Üniversite kökenli bir siyasetçi olarak yapılan tüm araştırmaları yakından takip ettiğini belirten Atalay, 'Kamuoyu desteği başlangıçta çok yüksekti. Ama muhalefetin gerçeği yansıtmayan ağır eleştirileri sonrasında biraz düşer gibi oldu' dedi ve şöyle devam etti: 'Destek şimdi yeniden yükseldi. Daha da yükselecek. Çünkü halka anlatmaya devam edeceğiz'

Atalay detaylarını vermiyor ama demokratik açılımın neyi içereceği ve neyi içermeyeceğinin halka anlatılması konusunda hem hükümet hem de Adalet ve Kalkınma Partisi'nde yoğun çalışmalar yapılıyor.' Muhalefet partileri CHP ve MHP'nin 'ülkeyi bölecekler' eleştirilerini hatırlattığımızda, Atalay o sakin tavrını kısa süreliğine de olsa yitiriyor: 'Ne bölünmesiymiş? Herkes kafasından bölünme endişesini çıkarsın. Türkiye güçlü devlet. Kendimize güvenelim.'

Açılım kapsamında anayasanın değiştirileceği yönündeki yorumları basın toplantısında yalanlayan Atalay'a bu ifadelerini hatırlattık. 'Orada bir yanlış anlaşılma olmasını istemem' diyerek bu konuya da şöyle açıklık getirdi: 'Ben AK Parti'nin hem 2002 hem de 2007 seçim programlarını hazırlayan ekibin içindeydim. Ve bu programların başında anayasanın değiştirileceğini biz yazdık. Türkiye'nin sivil bir anayasaya olan ihtiyacı devam ediyor. Bizim anayasayı değiştirme niyetimiz değişmedi. Ancak bugünkü mevcut ortama siyasi mutabakat yok. Tahminim 2011 seçim süreci ve sonrasında anayasa değişikliği ihtiyacı Türkiye'nin gündemine oturacaktır'

BAKANIN BAŞUCU KİTAPLARI

BİR aydan fazla bir süredir tüm spotlar Atalay'ın üzerindeydi. Kendisine 'bu stresle nasıl başa çıkıyorsunuz' diye sorduk. Öncelikle bunun bireysel bir konu olmadığını ve birlikte çalıştığı ekibin yükü kendisiyle paylaşmasının önemini anlattı. Haftada bir iki gün de olsa sabahları yürüyüş yapmaya, akşamlarını ailesi ve dostlarıyla geçirmeye özen göstermiş. Bir de roman okumaya. 'Gittiğim her yerde, her yolculukta çantamda mutlaka bir roman olur. Bu süreçte de romanı bırakmadım' diye söze girip, yeni bitirdiği ve okumakta olduğu romanları sayıyor:

Okuduğu ilk roman İngilizce. 'The Fourth Order'. Yazarı Stephen Frey. Diğer ikisi ise Türkçe. Polisiye romanlarıyla tanınan Ahmet Ümit'in yazdığı 'Bab-ı Esrar' ile Elif Şafak'ın 'Aşk' adlı romanı. Atalay, 'Son ikisi aslında birbirini tamamlıyor' diyor.

KAHVE GURMESİYİM

'Bir de kahve var' diyerek devam ediyor Atalay: 'Ben bir kahve gurmesiyim. Özellikle filtre kahveleri konusunda'. Kendisi isimlerini açıklamamıza izin vermedi ama bilinen tüm kahve markaları hakkında kanaati var İçişleri Bakanı'nın.

EDEBALİ'NİN VASİYETİ

BAKAN Atalay'ın makam odasında Atatürk, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğraflarının yanı sıra İstanbul'u konu alan tablolar ve minyatürler de var. Atalay'ın özel çalışma odasının bir duvarında Şeyh Edebali'nin vasiyetini içeren bir dörtlük dikkat çekiyor. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, geçtiğimiz hafta Edebali'nin bu sözlerini anımsatmış ve Başbakan Erdoğan'a, 'At örtüyü bitir kavgayı' diyerek, muhalefet liderleriyle bir araya gelmesi tavsiyesinde bulunmuştu. Atalay'a, bu anekdotunu da anımsattık, gülümsedi ve 'Evet Edebali'nin sözleri gerçekten güzel' demekle yetindi.

BOĞAZ'I BOTLA GEÇTİ

Atalay'ın yoğun temas sürecinde stres atmasını sağlayan anlardan biri de İstanbul'da yaşanmış. İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde gazeteci ve yazarlarla yaptığı görüşmenin ardından o günkü diğer randevusu, Anadolu yakasında Beylerbeyi'nde oturan Yaşar Kemal'leymiş. Randevuya yetişmek için polis botuyla geçmişler. Atalay 'Enfes Boğaz manzarasında polislerin ikram ettiği çay tüm yorgunluğumuzu aldı. Yaşar Kemal'in eşi de çay yapmıştı. O da çok güzeldi' dedi.

Atalay'ın görüşme listesi uzun

İşte Atalay'ın açılım turunda yaptığı görüşmenin listesi
- 5 siyasi parti
- 11 meslek örgütü
- 21 sivil toplum örgütü
- 24 şehit derneği
- Ankara'da Polis Akademisi'nde, İstanbul'da da Ticaret Üniversitesi'nde gazeteci ve yazarlarla toplantı.