Aydemir, Prof. Dr. Hasan Doğan’ın “İslam Hukuku Açısından Kripto Paralar ve Blockchain Teknolojisi” adlı eseri bağlamında dikkat çekici yorumlarda bulunurken, Amerika Birleşik Devletleri’nin yeni seçilen başkanı Donald Trump’ın kripto paralara yönelik stratejik sahiplenici yaklaşımına da değindi.
KRİPTO PARALARIN HUKUKİ VE EKONOMİK BOYUTU
İbrahim Aydemir, kripto paraların modern ekonomide giderek daha fazla yer edinmesine rağmen, bu varlıkların İslam hukuku açısından belirsizlik taşıdığını belirtti. Aydemir, Prof. Dr. Hasan Doğan’ın eserinden alıntı yaparak, “Kripto paraların, riba (faiz) ve gharar (belirsizlik) gibi İslam hukukunda kesinlikle yasaklanan unsurları barındırabileceğini ve bunun detaylı bir şekilde tartışılması gerektiğini görüyoruz” dedi.
Kripto paraların, blockchain teknolojisiyle desteklenerek güvenilirlik sunduğu iddiasına rağmen, spekülatif doğası nedeniyle ekonomik ve ahlaki riskler barındırdığını vurgulayan Aydemir, bu varlıkların merkezi bir otorite tarafından düzenlenmesi gerektiğini savundu.
TRUMP’IN STRATEJİK SAHİPLENMESİ
Aydemir, ABD Başkanı Trump’ın seçim kampanyasında kripto paralara yönelik “Stratejik Bitcoin Rezervi” oluşturma fikrinin, küresel ekonomik dengeleri değiştirebilecek bir adım olduğunu ifade etti. Trump’ın bu yaklaşımının, uluslararası düzende finansal egemenlik yarışını hızlandırabileceğini belirten Aydemir, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Trump, kripto paraların değerini artırarak ABD’nin küresel ekonomik liderliğini güçlendirmek istiyor. Ancak bu yaklaşım, merkeziyetsiz finans sistemlerini manipülatif bir araca dönüştürme riskini de taşıyor. Bu tür adımlar, kripto varlıkların ekonomik özgürlük sağlamaktan ziyade yeni bir hegemonya aracı olarak kullanılabileceğini gösteriyor.”
ULUSLARARASI TOPLUM VE İSLAM HUKUKU ÇERÇEVESİNDE BİR YOL HARİTASI
İbrahim Aydemir, Türkiye’nin ve İslam dünyasının kripto paralara ilişkin uluslararası gelişmeleri yakından takip etmesi gerektiğini söyledi. Aydemir, şöyle devam etti:
“Kripto paralar sadece birer dijital varlık değil, aynı zamanda ekonomik, siyasi ve hukuki bir güç aracı haline geldi. Bu nedenle, özellikle İslam ülkelerinin bu konuda ortak bir anlayış geliştirmesi gerekiyor. Prof. Dr. Hasan Doğan’ın eserinde vurguladığı gibi, kripto paraların İslam hukukuna uygunluğu sağlanmadan bu varlıkların meşruiyet kazanması mümkün değildir.”
Aydemir, uluslararası toplumun kripto paralara yönelik düzenlemeler geliştirmesi gerektiğini belirterek, “Türkiye gibi bölgesel lider ülkeler, hem hukuki hem de ekonomik perspektifte öncülük yaparak bu süreçte etkin bir rol üstlenmelidir” dedi.
AYDEMİR’DEN ÇAĞRI: “DÜZENLEMELER GELİŞTİRİLMELİ”
Parlamenter Gazeteci ve Yazarlar Birliği Başkanı İbrahim Aydemir, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Kripto paralar, teknolojik bir yenilik olduğu kadar, ciddi riskleri de beraberinde getiriyor. Bu konuda uluslararası düzenlemeler yapılmalı ve ekonomik sistemin dengelerini bozmayacak şekilde bir yol haritası belirlenmelidir. Türkiye, bu süreçte güçlü bir irade ortaya koymalı ve bu alanda hem İslam hukuku hem de uluslararası hukuk çerçevesinde öncü bir rol üstlenmelidir.”
Aydemir’in açıklamaları, hem akademik hem de politik çevrelerde yankı bulurken, kripto paraların gelecekteki etkileri üzerine tartışmaların süreceği mesajını veriyor.