Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisini grup toplantısında konuştu

Erdoğan'ın konuşmasında satır başları;

Yeni anayasa teklifimizi geçtiğimiz hafta milletimizle paylaştık. Türkiye, tarihinde ilk defa sivil bir anayasa hazırlama ve gerçek bir özgürlük ortamında milletin takdirine sunma şansına sahip olmuştur.

Yeni Anayasayı konuşmak ve hazırlamak için şartlar gayet uygun.

Gelin, hep birlikte yeni Anayasa konusundaki tekliflerimizi yıl içinde hazırlayalım ve tartışmaya başlayalım.

Acele etmeden, her kesimle gereken istişareleri yaparak, önümüzdeki asrın ihtiyaçlarını karşılayacak bir Anayasa metni ortaya çıkartmalıyız.

En kapsayıcı, en geniş şekilde ülkeyi kapsayacak şekilde Cumhuriyetimiz 100. yılında darbe anayasaları ile değil sivil anayasalar ile karşılayalım.

Hazinemiz, tamamen esnafımızın ve milletimizin emrindedir. Bay Kemal bunları takip edemiyorsa ben ne yapayım. Ama biz kasamızdan çıkanı, nereye, ne verdiğimizi gayet iyi biliyoruz.

Yalanla mutlu olan, iftirayla beslenen, yüzü kızarmayan, vicdanı sızlamayan, siyasi ahlaktan nasipsiz karikatür bir tiple, bir adamcağızla karşı karşıyayız

CHP Genel Başkanı kendi belediyesinin hazineden daha uygun şartlarda başlandığını övünerek anlatıyor. Her şeyden önce İzmir, iki buçuk katı borçlu bir belediye olarak zaten böyle bir borçlanma hakkına sahip değildir bay Kemal bunları öğren.

İzmir Büyükşehir Belediyesi işini ciddi olarak takip etmediği için borçlanma iznine sahip değil.

Yani işini ciddiyetle takip etmediği için zaten şu anda böyle bir borçlanma iznine de sahip değil. Ortada borçlanma izni bulunmadığı için belediyenin şu veya bu oranla herhangi bir kredi kullanımı da söz konusu değil.

Şu salgın döneminde yaptığımız işler bile başlı başına bir başarı hikayesidir.

Kılıçdaroğlu ekonomiden ve rakamlardan anlayan birisi olmadığı için hazinenin altyapı yatırımlarımız için sağladığı uluslararası finansman kredilerinin şartlarının kendi bulduklarını iddia ettikleri krediden aslında daha uygun olduğunu da bilmiyor.

Bu ülkede kimin hizmet siyaseti, kimin sen siyaseti yaptığı, kimin de istismar siyaseti, ideolojik siyaset ile milleti perişan ettiği bu örneklerde bir kez daha ayan beyan ortaya çıkmıştır.

İzmir'in hali ortada 35 yıldır. 35 yıl insan altyapı adına bir şey yapmaz mı? Bunlar yapmadılar. İzmir tüm altyapısı ile çökmüş vaziyette.

İzmir, tüm altyapısıyla çökmüş vaziyette, kaçak yapılarıyla çökmüş vaziyette. İzmir gibi muhteşem güzel bir şehrimizin özellikle altyapı, üstyapı noktasındaki halini gördüğünde insan “eyvah” diyor.

Suyunuz yoktu, suyunuz, suyunuz. DSİ'ye verdiğimiz talimatla İzmir'e suyu biz getirdik biz. Niye, çünkü halk, benim halkım.

CHP Kuvay-ı Milliyeci midir? Ülkemizin Suriye'den İdlib'den Karabağ'dan Doğu Akdeniz'e kadar sınır ötesi mücadelelerine karşı çıkan şu andaki CHP mi? 

Bu partiye hizmet etmiş kişileri de isyan ettirecek istikamet sapmasına uğramış olan şu andaki CHP siyasetidir.

CHP adını aldığı kavramların CHP'si mi? CHP'nin başındaki zatın hezeyanlarını tekrarlamasını hüzünle seyrediyoruz.

Adamcağız daha  yönetim sistemimizi bilmiyor, kabinenin nasıl kurulduğunu dahi idrak edemeyen bu zat bakanların atama ile geldiğini söylüyor. CHP'nin Genel Başkanları gibi kasetle gelmiyor.

Son günlerde bu Parti'den ayrılanların hem eski partilerine dönüp hem bize yönelik eleştirilerini dikkatle dinliyor. Söylenenler arasında katıldıklarımız var katılmadıklarımızda.

Geçmişte milletvekili ödünç verme sistemi ile siyaseti zehirleyen CHP maalesef  ilkelerimizi yerle bir etmiştir

Miçotakis ile görüşebilirim diyorum, Miçotakis açıklama yapıyor, meydan okuyor. Sen bu meydanı okuduktan sonra biz seninle nasıl bir araya gelelim?

Önce haddini bileceksin. Eğer gerçekten bir barış arayışı varsa sende bana meydan okuma. Eğer haddini bilmezsen demek ki masadan kaçtın. 

Kıbrıs meselesi Türk ve Kıbrıs halklarının ortak davasıdır. Kanlı saldırılarıyla tırmanan sıkıntılar tüm çabalara rağmen kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşmadı.

Rumlar başından beri adayı tek başına yönetmeye çalıştı. Türkiye'nin üye olmadığı bir Avrupa Birliği içinde kolaylıkla aşındırarak adayı tek başlarına yönetmekti. Yok böyle bişey.

Artık adada iki devletli çözümden başka, Kıbrıs'ta çıkış yolu kalmamıştır. İster kabul ederseniz ister etmesiniz.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini kalkındıracağız, çok modern bir devlet olarak inşa edilecektir.

Hibya Haber Ajansı