Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor Yerel Haberler Teknoloji Kim Kimdir?
İçişleri Bakanlığı'ndan Yeni '112 Web İhbar Sistemi' Uygulaması
İçişleri Bakanlığı'ndan Yeni "112 Web İhbar Sistemi" Uygulaması
Ticaret Bakanlığı'ndan Cep Telefonu ve Taşıt Satışlarına Yeni Taksit Düzenlemesi
Ticaret Bakanlığı'ndan Cep Telefonu ve Taşıt Satışlarına Yeni Taksit Düzenlemesi
2025 Yılı Bütçesi TBMM'de Kabul Edildi
2025 Yılı Bütçesi TBMM'de Kabul Edildi
Aday Öğretmenlik ve Kariyer Basamakları İçin Yeni Düzenleme Yayımlandı
Aday Öğretmenlik ve Kariyer Basamakları İçin Yeni Düzenleme Yayımlandı
19 İlde Gürz-30 Operasyonu: 40 Gözaltı
19 İlde Gürz-30 Operasyonu: 40 Gözaltı
HABERLER>SAĞLIK-YAŞAM
23 Ekim 2020 Cuma - 11:59

Her bin bebekten 3’ünde bu sorun görülüyor

Ülkemizde her yıl 1 milyon 200 bin doğumun gerçekleşiyor ve her bin bebekten 3’ü spina bifida sorunu ile dünyaya geliyor.

Her bin bebekten 3’ünde bu sorun görülüyor

Türkiye’de her yıl yaklaşık 3 bin 600 bebeğin dünyaya geldiğini belirten Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Memet Özek, spina bifidanın hidrosefaliden böbrek kaybına kadar birçok soruna neden olabileceğini belirterek, zamanında ve doğru tedavinin çok önemli kazanımlar sağlayacağına dikkat çekiyor

 

Bebeğin kağıt gibi düz olan omuriliği hamileliğin birinci ayının sonunda yavaş yavaş kendi üstüne katlanıp tüp şeklini alıyor. İşlem yarıda kalır ve omurilik kapanamazsa, halk arasında “Ayrık veya açık omurga” olarak bilinen spina bifida oluşuyor. Hamileliğin ilk dördüncü haftasının sonunda oluşan bu anomalide bebeğin omuriliği ve buradan çıkan sinirlerin bir kısmı vücut dışında açık olarak ya da bir kese içinde yer alıyor. Spina bifida; beyinde sıvı toplanması (hidrosefali), kifoz (kamburluk), kısmi felç, ayaklarda yürümeyi önleyecek boyutta anomaliler, böbrek kaybına yol açabilen mesane problemleri, idrar ve büyük tuvaletini kaçırma, cinsel fonksiyon bozuklukları gibi yaşamsal öneme sahip problemlere yol açabiliyor. Spina bifida tümüyle önlenemese de, riski minimum düzeye indirmek mümkün olabiliyor. Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Memet Özek, ülkemizde spina bifida oluşumunun en sık görülen nedeninin anne adayında yetersiz folik asit olduğuna dikkat çekerek, “Bebeğin omuriliğinin hamileliğin ilk dördüncü haftasının sonunda tüp şeklini alma sürecinde ‘folik asit’ takviyesi son derece önemli bir rol üstlenir. Hamilelik öncesinde folik asit takviyesi riski minimum düzeye düşürebiliyor. Bu nedenle anne adayının spina bifida riskine karşı hamile kalmadan önce kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvurarak en az 3 ay süreyle mutlaka folik asit takviyesi alması çok önemli. Anomali, hamileliğin birinci ayının sonunda oluştuğu için hamilelik başladığında alınan folik asit takviyesi artık yarar sağlamıyor” diyor.

 

Doğru tedavi hayat kurtarıyor

Spina bifida hamilelik sırasında yapılan kan ve ultrason takibiyle saptanabiliyor. Toplumumuzda spina bifida ile doğan bebeklerin hayata tutunamayacaklarına, yaşasalar bile zihinsel olarak geri kalacaklarına dair yaygın bir inanış var. Prof. Dr. Memet Özek, toplumdaki yaygın inanışın aksine, erken dönemde doğru tedavi ve düzenli takip sayesinde spina bifida ile doğan bebeklerin yüzde 90’ının yaşadıklarını vurgulayarak, “Bu çocukların yüzde 85’i de yürüyebiliyorlar. Ayrıca her 3 çocuktan 2’si yaşamlarını idame ettirebilmek için gereksinim duydukları tüm günlük işlerini yapabiliyorlar. Yine bu çocukların yüzde 80’i de normal bir entelektüel zekaya sahip oluyor” diyor.

 

İlk 36 saat müdahale edilmesi gerekiyor

Çocuk Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Özek spina bifidalı doğan bebeklerin doğum sonrasında ilk 36 saat içinde ameliyat edilmelerinin son derece önemli olduğunu vurgulayarak, “Bu süreçte yapılan ameliyatla spina bifidalı bebekleri gelecekte bekleyen sorunlar minimum düzeye indirilebiliyor” diyor. Ancak ameliyat başarısının spina bifidalı bebeklerin tedavisinde tek başına yeterli gelmeyeceğini vurgulayan Prof. Dr. Memet Özek, sözlerine şöyle devam ediyor:

“Bu bebeklerde omurilik sorununun yanı sıra hidrosefaliden kifoza, beyincik fıtıklaşmasından idrar tutamamaya kadar pek çok sorun görülebiliyor. Tüm bunlar hayat boyu takip edileceği için spina bifidanın tedavisi bir ekip işidir. Bu ekipte Çocuk Beyin ve Sinir Cerrahisi, Ortopedi, Çocuk Ürolojisi, Klinik Psikolog, Çocuk Nörolojisi ve hareket analizi uzmanı yer almaktadır. Biz hekimler uzun soluklu bu yolda hep beraber çalışarak spina bifida tanılı hasta gurubuna desteğimizi kesintisiz sürdürmeliyiz.”

 

 

 

Böbrekler korunabiliyor, idrar kaçırma önlenebiliyor

Spina bifida ile doğan bebeklerin yüzde 90’ında idrar yolu enfeksiyonları ve idrar kaçırma gibi üriner sistemle ilgili sorunlar gelişiyor. İdrar yolu enfeksiyonları tedavi edilmediği takdirde böbrek yetmezliğine neden olabiliyor. Her hastaya özel olarak belirlenen üriner sistemle ilgili tedaviler; temiz aralıklı kateterizasyon, ilaç kullanımı, mesane kası içine uygulanan botoks ve mesane büyütme ameliyatlarından oluşuyor. Günümüzde erken dönemde tedavi, multidisipliner yaklaşım ve düzenli takip sayesinde çocuklar ileride böbrekleri korunmuş, idrar ve büyük tuvaletini kaçırma problemi olmayan, cinsel olarak aktif ve çocuk sahibi olabilen bireyler olarak yaşamlarına devam edebiliyorlar.


Hibya Haber Ajansı

 
Altın analizi
 
2 terörist etkisiz hale getirildi
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Dünya Doktorları Derneği Suriye’de pandemiyle de mücadele ediyor
Dünya Doktorları Derneği, Suriye’de insani yardıma muhtaç gruplara sağlık ...
Pandemide stres seviyesi ve yalnızlık duygusu arttı
Salgınla başa çıkmada; bireysel temas, egzersiz ve yürüyüş en etkili yöntemler oldu.
Besinlerin ruh haline etkilerini biliyor musunuz?
Gün içinde tüketilen bazı besinler mutluluk hormonu salgılanmasını sağlarken, ...
 
Alzheimer hastalığı yaşlanmanın doğal bir sonucu değil
Yaşlanan nüfusla birlikte en önemli toplum sağlığı sorunlarından biri ...
Glüten hassasiyetine karşı uygun diyet önemli
Glüten; buğday, arpa ve çavdar dahil olmak üzere birçok tahılda bulunan bir proteindir.
Maske yağmurla ıslandığında koruyuculuğu kayboluyor
Sonbahar yağmurlarının etkisini göstermeye başladığı bugünlerde, Covid-19 ...
 
Kibir hastalık belirtisi mi?
Kibrin aslında bir hastalık belirtisi olduğunu belirten psikiyatrist Prof. ...
Faz 1-2 klinik çalışması 2020'nin dördüncü çeyreğinde başlıyor
COVID-19 ile mücadelede güç birliği yapan Sanofi ve Translate Bio’nun ...
Endoskopi korkusu erken teşhis şansınıza engel olmasın
Erken tanı, tüm ciddi hastalıklarda tedavi başarısını etkileyen en önemli ...
 
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri