BAŞKENT’in yılan hikayesi haline gelen metro inşaatlarının, Ulaştırma Bakanlığı’na devrinin ardından merakla beklenen ihale süreci öncesi ODTÜ Kamu Politikaları ve Kentsel Araştırmalar Merkezi Başkanı Doç. Dr. Tarık Şengül’den önemli bir uyarı geldi. Şengül, “Metroda tek ihale yapılmalı” dedi.
Şengül metro inşaatlarının bütüncül bir anlayışla yapılmasının önemini şöyle anlattı:
Metro yapımının Ulaştırma
Bakanlığı’na devrinden sonra, en kritik aşama sinyalizasyon, elektrifikasyon ve araç alım ihalesi. Metro yapımında bu kalemler en zorlu ve masraflı olanı. Bu aşamada yapılacak tercihler çok önemli. Yanlış tercihler hem maliyeti hem de bitirme süresini olumsuz etkileyebilir.
Sorun şu; Metrolar insanların dolaşım sistemine benzetebiliriz. Bütün sistemin bir bütün olarak çalışması gerekir. Mevcut metro hattında kullanılmakta bir teknoloji var. Yeni hatlarda kullanılacak teknolojinin mevcut metroda kullanılan teknolojiyle uyumlu olması gerekir. Aksi durumda işletme aşamasında ciddi sorunlarla karşı karşıya kalınır.
Tekel fiyatı yükseltebilir
Bu uyumluluğu sağlama konusunda Ulaştırma Bakanlığı’nın önünde iki yol var. Birincisi şu an mevcut metro hattında (Kızılay- Batıkent hattı) kullanılan teknoloji kullanılabilir. O zaman şöyle bir sorun var; bu teknolojiyi bir tek Kızılay-Batıkent hattının donanımını sağlayan Kanada şirketi Bombardier sahip. Dolayısıyla bu firmaya mecbur kalınabilir. Firma tekel olma durumunu kullanıp, yüksek fiyatlar isteyebilir.
İkinci bir yol Kızılay-Batıkent hattının teknolojsinin yenilenmesinin ihaleye dahil edilmesidir. Bu durumda ihaleyi alacak firma bu hattı da diğer üç hatta kullanacağı teknolojiye göre yeniler. Bu durumda daha fazla firmanın ihaleye girmesi sağlanır. Bu maliyeti düşürürken, teknolojisi eskimeye başlayan mevcut hattın da yenilenmesini sağlayabilir.
Uzmanlar dinlenmeli
Bu konuda Ulaştırma Bakanlığı’nın yeni üç hat için yetki almış olması, mevcut metro hattının ihaleye dahil edilip, yenilenmesi konusunda sorun yaratabilir.
Bu konuların Ulaştırma Bakanlığı’nın eşgüdümünde detaylı olarak tartışılması gerekiyor. Geçmişte sergilenen tutum yüzünden uzmanlar ve Ankara halkı ne olup bittiğini anlayamadı. Bu konuda Bakanlık farklı bir tutum izleyecek mi onu da önümüzdeki günlerde göreceğiz. Temennimiz Ulaştırma Bakanlığı’nın konunun uzmanı meslek odalarını ve uzmanları da dinleme inceliğini göstermesi yönünde.”